Botulinum Toksini Kozmetik İşlemlerde Nasıl Kullanılır?
Botulinum toksini özellikle A tipi (BoNT-A) kozmetik işlemlerde yüz kırışıklıkları ve ince çizgilerin görünümünü yumuşatmak için sıkça tercih edilmektedir. Yüz kaslarının belirli bölgelerine uygulandığında asetilkolin salınımını geçici olarak inhibe ederek kas aktivitesini azaltır. Böylece tekrarlanan yüz ifadeleriyle oluşan çizgiler azalır ve yüz daha pürüzsüz bir görünüm kazanır.
Yaygın kozmetik uygulama alanları:
- Glabella çizgileri (Kaş arası)
- Alın çizgileri
- Kaz ayağı çizgileri (göz çevresi çizgilenmeler)
- Perioral çizgiler (ağız kenarı çizgileri/sigara çizgileri)
- Platisma bantlarının (boyun çizgileri) giderilmesi: Nefertiti boynu
- Yüz inceltilmesi (Masetter botuksu) (V shape)
- Üzgün yüz ifadesinin azaltılması
Daha küçük dozlarda uygulanan “Bebek Botoksu”veya ‘Oyuncu Botoksu’ yöntemi daha doğal bir etki sağlamak isteyenler için geliştirilmiştir. Bu teknik özellikle oyuncular ve daha genç bireyler arasında popülerdir ve daha ince çizgiler için önleyici bir seçenek sunar. Yüz ifadesini koruyarak kırışıklıkların belirginleşmesini geciktirmeyi amaçlayan bu yöntem kişinin doğal mimiklerini koruyarak daha az “donmuş” bir görünüm sağlar.
Erken yaşlarda başlayan estetik müdahalelerle kırışıklıkların oluşumu önlenebilirken bu tedavi aynı zamanda cilt yaşlanma belirtilerini geciktirmeyi hedefler. “Bebek Botoksu” ile ince çizgilerin oluşumu hafifletilirken yüz ifadesi korunur ve genç bir görünüm desteklenir.
Botulinum Toksin Tedavilerinin Olası Riskleri ve Yan Etkileri Nelerdir?
Botulinum toksin tedavileri hem tıbbi hem de kozmetik alanlarda yaygın olarak tercih edilen uygulamalardır. Yan etkileri oldukça nadir gözlenir. Üstelik etkisi geçici özellik gösterdiğinden kalıcı bir hasar bırakmazlar.
Ancak burada vurgulanması gereken iki konu vardır.
Birincisi Sağlık Bakanlığının onayladığı ürünlerin kullanılma zorunluluğudur. Bunlar ülkemizde şu an için 4 ayrı firma tarafından üretilmektedir:
- Botox (Onabotulinum toksin A, Allergan, ABD)
- Dysport (Abobotulinum toksin A, Ipsen, Fransa)
- Nabota (Prabotulinum toksin A, Daewoong,Güney Kore)
- Bocoture (Incabotulinum toksin A,Merz, Almanya)
İkinci önemli konu ise uygulayıcının konusunda uzman bir hekim olma zorunluluğudur. Toksin uygulamaları bilinen en eski ve en sık kullanılan estetik uygulamalardandır. Uygun anatomik yerlere uygulandığında yan etkileri neredeyse yok denilebilir.
Yaygın yan etkiler:
- Enjeksiyon bölgesinde kızarıklık
- Şişlik
- Hafif ağrı
- Morarma gibi gündelik hayatı çok fazla etkilemeyen durumlardır.
Göz çevresine ve alına yapılan uygulamalarda nadiren istenmeyen yan etkilerden biri olan ‘pitozis’ göz kapağı düşüklüğü gözlenebilir. Her ne kadar geçici de olsa bu durum hasta için sosyal açıdan oldukça zorlayıcı olabilmektedir. Uygulanan toksin doğru olsa da, uygulayıcı doğru yöntemleri kullansa da bazen kişisel anatomik değişikliklere bağlı göz kapağı düşüklüğü gözlenebilir. Bu durumda hastaya bazı destek tedaviler verilerek ve radyofrekans uygulamaları yapılarak toksinin etkisinin daha hızlı geçirilmesi hedeflenir. Yinede geçici bir durum olması hasta ve hekim için daha moral verici bir durumdur.
Daha nadiren boyun kaslarının tedavisinde disfaji (yutma güçlüğü) gelişme riski bulunmaktadır. Ayrıca bazı hastalarda grip benzeri yorgunluk halsizlik gibi semptomlar gözlemlenmiştir.
Ruhsatsız sahte toksin uygulamalarına dikkat!
Ruhsatsız olarak kullanılan bazı botulinum toksin uygulamalarında, toksinin sistemik yayılımı enjeksiyon yapılan bölgenin ötesine geçebilir ve yutma güçlüğü ya da solunum problemleri gibi ciddi komplikasyonlar yaratabilir. Ayrıca botulinum toksinine karşı alerjik reaksiyon riski de mevcuttur; bu tür reaksiyonlar nadir görülse de döküntü kaşıntı ve ciddi durumlarda anafilaksiye (ölümcül allerjik reaksiyon) yol açabilir. Ancak sağlık bakanlığı onaylı toksinlerde önerilen dozlarda uygulama yapıldığında allerjik reaksiyonlar veya anaflaksi bildirilmemiştir.
Botulinum Toksini Diğer Enjekte Edilebilir Tedavilerle Nasıl Karşılaştırılır?
Botulinum toksin ve dermal dolgular estetik uygulamalarda sık kullanılan iki enjekte edilebilir tedavi yöntemidir. Aralarındaki temel farklılıklar bileşim yapıları etki mekanizmaları uygulama alanları ve etki süreleridir.
Bileşim:
Botulinum toksin: Clostridium botulinum bakterisinden elde edilen bir nörotoksin
Dermal dolgular: Hyaluronik asit, kalsiyum hidroksiapatit veya poli-L-laktik asit gibi hacim kazandırıcı maddeler
Etki Mekanizması:
Botulinum toksin: Sinir uçlarında asetilkolin salınımını engelleyerek kas felci sağlar
Dermal dolgular: Cilt altında hacim oluşturarak kırışıklıkları ve çöküntüleri giderir
Uygulama Alanları:
- Botulinum toksin: Dinamik kırışıklıklar
- Alın çizgileri
- Kaş çatma çizgileri
- Kaz ayakları
- Ağız çevresi çizgileri
- Dermal dolgular: Statik kırışıklıklar ve hacim kaybı bölgeleri
- Nazolabial kıvrımlar
- Marionette çizgileri
- Yanak dudak dolgunlaştırma
- Göz altı çukurları
- Etki Süresi:
- Botulinum toksin: 3-4 ay
- Dermal dolgular: Dolgu türüne göre değişir
- Hyaluronik asit: 6-18 ay
- Kalsiyum hidroksiapatit: 12 ay veya daha uzun süre
- Poli-L-laktik asit: 2 yıla kadar
Sonuç olarak botulinum toksin ve dermal dolgular farklı estetik ihtiyaçlara yanıt verir ve her biri kendi kullanım alanında etkili sonuçlar sunar.
S.S.S
Botulinum Toksin Tedavisi Öncesinde Hangi Önlemler Alınmalıdır?
Eğer özel bir sağlık durumunuz var ise hekiminize bildirilmelidir
Tedavi sıklığı ve dozaj da güvenlik için belirli aralıklarla ayarlanmalıdır. Aşırı doz veya sık uygulama vücutta antikor gelişimine neden olabilir, bu durumda toksin etkisi azalabilmektedir.
Botulinum Toksin Tedavisi Ağrılı mıdır?
Bu uygulama oldukça ince (neredeyse görünme) iğnelerle yapıldığından ağrılı olmamaktadır. Ayrıca hastanın tercihine göre uygulama öncesinde hastaya lokal anestezik kremler sürdürülerek ağrısı azaltılabilir. İşlem sonrasında ise soğuk uygulamalar ağrıyı azaltmada yardımcı olacaktır.
Botulinum Toksin Tedavisi Sonrasında nelere dikkat etmeliyim?
Aşağıdaki tüm bu önlemler işlem uygulandıktan sonra 3-6 sat boyunca dikkat edilmelidir:
Baş yüksek seviyede tutulmalı,eğilmemeli, yüz üstü yatılmamalıdır
Botulinum toksin tedavisinin ardından terletebilecek spor aktivitelerden kaçınılması gerekir
Hamam, buhar ve sauna kullanılmamalıdır
Uygulama yapılan yerler ellenmemelidir
Alkol alınması önerilmemektedir
Mimik hareketleri kullanılabilir; uygulama sonrası mimik kullanımının toksinin kas ile birleşmesini hızlandırdığını destekler uzman görüşleri bulunmaktadır
Kullanılan ilaçlar hekime bildirilmelidir; bazı ilaçlar toksin ile etkileşebilir ve toksinin etkisini azaltabilir
Botulinum toksinin etkisini azaltan ilaçlar nelerdir?
Özellikle antioksidan etkili vitamin ve takviyeler toksinin özelliklerinin daha çabuk geçmesine neden olabilir. Ozon-glutatyon uygulamaları, selenyum, yeşilçay tüketimi etkinliği kısaltabilir
Bunun aksine aminoglikozidler, kas gevşeticiler, antikolinerjik ilaçlar da toksinin etkinliğini arttırabilir
Erkekler için botulinum toksin uygulaması farklı mı?
Erkekler için maskülen kadınlar için ise feminen ifade oluşturacak kasları hedef alarak enjeksiyonlar yapılmaktadır. Erkek hastaarın kasları biraz daha güçlü olabildiğinden bir miktar daha fazla toksin uygulanabilmektedir.
Bir kere yaptıktan sonra Botulinum toksin yapmazsak yüzümüz daha kötüye gider mi?
Hastalarımızın en çok merak ettiği sorlardan birisi de budur. Hayır asla daha kötü olmaz, normalde her uygulamadan sonra çizgilerde azalma gözlenir. Tedavi sonlanır ise en fazla oluşacak olan eski hale geri dönmek olabilir, ama daha kötü olunmaz ve bu uygulamaya karşı bir bağımlılık gelişmez