esinozlem hakkimda logolu Elmacık Kemiği Dolgusu
Op. Dr. Esin Özlem Atmış

Elmacık Kemiği Dolgusu , doğal görünümünüzü koruyarak daha genç, sağlıklı ve canlı bir görünüm elde etmenizi sağlayan güvenli ve etkili bir uygulamadır. Kişiye özel planlama ile estetik beklentilerinizi en iyi şekilde karşılamayı hedefliyoruz.

Elmacık Kemiği Dolgusu fiyatları, tedavi süreci ve sonrası dikkat edilmesi gerekenler için yazımızın devamını okuyabilirsiniz.

Hakkımda Randevu Oluştur

Elmacık kemiği dolgusu yüz hatlarını belirginleştirmek ve genç bir görünüm sağlamak amacıyla uygulanan minimal invaziv bir estetik işlemdir. Hyalüronik asit bazlı dolgu maddeleriyle yapılan bu işlem elmacık kemiği bölgesine hacim kazandırarak yüz dengesini iyileştirir. İşlem genellikle 15-30 dakika sürer ve hızlı bir iyileşme süresi sunar. Şişlik ve kızarıklık gibi hafif yan etkiler birkaç gün içinde kaybolur. Dolgunun etkisi bireysel faktörlere ve kullanılan malzemeye bağlı olarak 6-18 ay arasında sürmektedir. Güvenli ve etkili bir sonuç için işlemi mutlaka yetkin bir sağlık profesyoneliyle planlamanız önemlidir.

7/24 WhatsApp İçin Tıklayın!

7/24 WhatsApp İçin Tıklayın!

    *En iyi şekilde geri dönüş yapabilmemiz için tüm alanları doldurmanızı öneririz.

    Elmacık Kemiği Dolgusu Nedir?

    Elmacık kemiği dolgusu estetik tıbbın yüz kontürünü yeniden şekillendirme alanındaki uzun yolculuğunun bir parçasıdır. İlk yüz dolgusu denemeleri 19. yüzyılın sonlarında otolog yağ grefti gibi tekniklerle başlamış ancak bu yöntemler yağın öngörülemez emilimi nedeniyle sınırlı başarı sağlamıştır. Aynı dönemde parafin ve silikon gibi enjekte edilebilir materyallerin kullanımı daha kalıcı sonuçlar hedeflese de komplikasyon riski nedeniyle yaygınlaşmamıştır.

    1980’lere gelindiğinde sığır kolajeninden üretilen Zyderm® ve Zyplast® gibi ürünler daha güvenli bir alternatif olarak ortaya çıkmıştır. Bu dolgular yüz hatlarının belirginleştirilmesinde önemli bir ilerleme sağlamış; ancak alerji testi gerekliliği ve geçici etkileri daha dayanıklı ve biyouyumlu malzemelere olan ihtiyacı gündeme getirmiştir.

    1990’lar ve 2000’lerin başında hyalüronik asit (HA) dolgularının devreye girmesiyle estetik yüz dolgusunda bir dönüm noktası yaşanmıştır. İnsan vücudunda doğal olarak bulunan bir bileşik olan HA biyouyumluluğu sayesinde bağışıklık yanıtlarını en aza indirgemiş ve daha doğal sonuçlar sunmuştur. Günümüzde HA dolguları elmacık kemiği dolgusunda en sık tercih edilen yöntemlerden biri haline gelmiştir.

    Bu süreçte enjeksiyon tekniklerinde de önemli ilerlemeler kaydedilmiştir. Modern teknikler dolguların doğru derinlikte ve hassasiyetle uygulanmasını sağlayarak minimal invaziv yöntemlerle doğal görünümler elde edilmesine olanak tanımaktadır. Örneğin derin enjeksiyonlar elmacık kemiklerini belirginleştirirken komplikasyon riskini azaltmıştır.

    Regülasyonlar da bu alandaki standartları yükseltmiştir. Özellikle ABD Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) hyalüronik asit bazlı dolguların güvenliğini onaylayarak hasta güvenliğini artırmıştır. Bugün elmacık kemiği dolgusu tedavileri bireyselleştirilmiş yaklaşımlar ve geliştirilmiş biyouyumlu ürünlerle hem estetik hem de güvenlik açısından en ileri seviyede uygulanmaktadır.

    Elmacık Kemiği Dolgusu Kimler İçin Uygundur?

    Elmacık kemiği dolgusu yüz hatlarını belirginleştirmek, hacim kaybını telafi etmek ve yüz estetiğini iyileştirmek isteyen kişiler için etkili ve güvenli bir seçenektir. Ancak bu işlem herkes için uygun olmayabilir; dolayısıyla doğru hasta seçimi büyük önem taşır. Aşağıda elmacık kemiği dolgusu için uygun adayların temel özellikleri açıklanmaktadır:

    Yaşlanma süreciyle birlikte yüzün orta bölgesindeki yağ dokusu azalır ve kemik yapısı zayıflar. Bu durum yanaklarda düzleşme ciltte sarkma ve nazolabial çizgilerin belirginleşmesi gibi estetik sorunlara yol açabilir. Bu tür hacim kayıplarını telafi etmek ve yüz konturlarını gençleştirmek isteyen bireyler bu işlem için uygun adaylardır.

    Daha çıkık elmacık kemikleri veya dengeli yüz hatları gibi estetik idealleri hedefleyen kişiler elmacık kemiği dolgusu ile doğal ve estetik bir görünüm elde edebilir. Bu uygulama özellikle kemik projeksiyonunu artırarak daha keskin ve çekici bir yüz profili sağlar.

    Doğumsal ya da sonradan oluşmuş yüz asimetrileri dolgu maddelerinin dikkatlice uygulanmasıyla düzeltilebilir. Bu sayede daha simetrik ve uyumlu bir yüz görünümü elde edilir.

    Malar implant gibi cerrahi prosedürler yerine minimal invaziv bir yöntem tercih eden bireyler için elmacık kemiği dolgusu ideal bir alternatiftir. Bu işlem ayarlanabilirliği ve geri döndürülebilirliğiyle hastalar için güvenli bir çözüm sunar.

    Bu işlem kısa sürede etkili sonuçlar sunmakla birlikte sınırlamaları da vardır. İşlemden en iyi şekilde faydalanmak için kişinin gerçekçi beklentilere sahip olması ve işlem sonrası süreci anlamış olması gerekir.

    Detaylı bilgi ve randevu için iletişime geçin!

    Elmacık Kemiği Dolgusu Kimler İçin Uygun Değildir?

    Elmacık kemiği dolgusu estetik ve minimal invaziv bir prosedür olmasına rağmen herkes için uygun bir seçenek değildir. Şiddetli alerji öyküsü veya dolgu maddelerindeki bileşenlere karşı aşırı duyarlılığı olan bireylerde bu işlemden kaçınılmalıdır. Örneğin hyalüronik aside alerjisi olan hastalar potansiyel komplikasyonlardan korunmak için tedaviye alınmamalıdır.

    Aktif deri enfeksiyonu veya enflamatuvar durumların bulunduğu bölgeler dolgu uygulaması için uygun değildir. Bu tür durumlar enfeksiyonun yayılmasına ve komplikasyon riskinin artmasına yol açabilir. Ayrıca hamilelik ve emzirme döneminde dolgu uygulamalarının güvenliği kanıtlanmamıştır; bu nedenle anne ve çocuk sağlığı için bu süreçlerde işlem önerilmez.

    Kanama bozukluğu veya kan sulandırıcı ilaç kullanan hastalar da dolgu yaptırmadan önce detaylı bir değerlendirmeden geçmelidir. Bu durumlar işlem sonrası morarma ve kanama riskini artırabilir. Otoimmün hastalıklar ise dolgu maddelerine karşı öngörülemeyen reaksiyonlar oluşturabilir. Bu nedenle bu bireyler tedaviye alınmadan önce olası riskler titizlikle değerlendirilmelidir.

    Geçmişte dermal dolgu maddelerine ciddi reaksiyon göstermiş bireyler veya yüz anatomisinde yeni cerrahi değişiklikler geçirmiş kişiler için de işlem önerilmez. Ayrıca gerçekçi olmayan beklentiler veya psikolojik sorunları olan bireyler işlemden memnun kalmayabilir. Son olarak uygulamanın mutlaka deneyimli bir uzman tarafından yapılması gerektiği unutulmamalıdır; aksi halde ciddi komplikasyonlar riski artar.

    Elmacık Kemiği Dolgusu Nasıl Uygulanır?

    Elmacık kemiği dolgusu yüz hatlarını belirginleştirmek ve doğal bir estetik görünüm elde etmek amacıyla kişinin yüz anatomisine uygun olarak planlanan bir işlemdir. Uygulama öncesinde ayrıntılı bir değerlendirme yapılır ve hastanın beklentileriyle uyumlu bir tedavi stratejisi belirlenir. İşlem minimal invaziv bir yöntemdir ve genellikle 15-30 dakika içinde tamamlanır.

    Prosedür steril koşullarda gerçekleştirilir. Enjeksiyon bölgelerine lokal anestezik krem uygulanarak hastanın konforu sağlanır. Daha sonra hedeflenen bölge antiseptik bir solüsyonla temizlenir. Yüz analizi sonucu belirlenen dolgu noktaları işaretlenir ve enjeksiyon planına uygun şekilde hazırlık yapılır.

    Dolgu maddesi hyalüronik asit veya başka uygun bir malzeme seçilerek hazırlanır. Enjeksiyon sırasında genellikle mikokanül veya ince uçlu iğneler kullanılır. Mikokanül tercih edildiğinde damar hasarını ve morarma riskini en aza indiren bir giriş yöntemi uygulanır.

    Dolgu maddesi kişinin ihtiyacına göre elmacık kemik üzerindeki stratejik noktalara supraperiosteal (derin) veya subkutan (yüzeysel) katmanlara yerleştirilir. Derin enjeksiyonlar yapısal destek sağlarken yüzeysel enjeksiyonlar kontur iyileştirme ve hacim kazandırmada etkilidir. Uygulama sırasında dolgu miktarı dikkatle ölçülür ve yüz simetrisi sürekli kontrol edilir.

    Enjeksiyon tamamlandıktan sonra dolgu maddesinin yüzle uyum sağlaması için hafif bir masaj yapılabilir. Yüz hatlarının dengesi ve simetrisi tekrar değerlendirilir. Gerekli görülürse küçük düzeltmelerle işlem sonlandırılır.

    Elmacık Kemiği Dolgusu Ne Kadar Başarılı?

    Elmacık kemiği dolgusu estetik tıpta yüz konturunu iyileştirmek ve genç bir görünüm sağlamak amacıyla sıklıkla tercih edilen minimal invaziv bir uygulamadır. Bu işlemin başarısı kullanılan dolgu malzemesinin kalitesi doğru teknikler ve uygulamayı gerçekleştiren uzman hekimin deneyimine bağlıdır. Ribé (2014) tarafından yapılan bir araştırma 1.000 hastada hyaluronik asit dolgularıyla yapılan “Briseida tekniği”nin doğal ve estetik sonuçlar sunduğunu iyileşme sürecinin kısa olduğunu ve yan etkilerin hafif seyrettiğini göstermiştir. Ciddi bir yan etkinin görülmemesi hasta memnuniyetinde yüksek başarı oranını vurgulamaktadır.

    Diğer bir randomize klinik çalışma farklı hyaluronik asit bazlı tedavi yöntemlerini karşılaştırmış ve bu uygulamaların yüz hacmi kaybını gidermede etkili olduğunu kanıtlamıştır. Özellikle elmacık kemiği bölgesinde tedavi sonrası 30. günde yaklaşık 2,275 mm’lik hacim artışı gözlemlenmiştir. Bu bulgu hyaluronik asit dolgularının yaşlanma belirtilerini azaltmada ve yüz hatlarını iyileştirmede etkili olduğunu desteklemektedir.

    Dolgu malzemelerinin kalıcılığı kullanılan ürünün türüne göre değişir. Hyaluronik asit dolgularının etkisi genellikle 12-18 ay sürerken kalsiyum hidroksiapatit dolguları yaklaşık 15 ay etkili olur. Poli-L-laktik asit dolguları ise iki yıl veya daha uzun süre kalıcılık sağlayabilir. Güvenlik açısından sağlık bakanlığımızın ve/veya FDA onaylı dolgu malzemelerinin tercih edilmesi önemlidir.

    Elmacık Kemiği Dolgusu Sonrası Bakım Nasıl Olmalı?

    Elmacık kemiği dolgusu sonrası bakım işlemin sonuçlarının kalıcılığını artırmak ve istenmeyen etkileri en aza indirmek için son derece önemlidir. İşlem sonrası bakım önerileri hem kısa vadeli iyileşme sürecini kolaylaştırır hem de uzun vadede cildinizin sağlığını korumanıza yardımcı olur.

    • Hemen Sonrası Bakım (İlk 24 Saat):

    İşlemden hemen sonra tedavi edilen bölgeye dokunmaktan masaj yapmaktan veya baskı uygulamaktan kaçınmalısınız. Bu dolgunun yer değiştirme riskini önler. Şişlik ve morarmayı azaltmak için aralıklı olarak soğuk kompres uygulayabilirsiniz; ancak cildinizin zarar görmemesi için kompresi bir bezle sararak kullanın. Rahatsızlık hissederseniz parasetamol gibi reçetesiz ağrı kesiciler kullanabilirsiniz ancak kanamayı artırabilecek ibuprofen veya aspirin gibi ilaçlardan kaçının. Ayrıca enfeksiyon riskini azaltmak için tedavi edilen bölgeye ilk 6-10 saat boyunca makyaj yapmamanız önerilir.

    • Kısa Vadeli Bakım (İlk 48-72 Saat):

    İşlem sonrası ilk birkaç gün yoğun fiziksel aktivitelerden ve yüz üstü yatmaktan kaçınmalısınız. Aşırı sıcak ortamlar (sauna güneşlenme) şişlik ve morarmayı artırabileceğinden bunlardan uzak durmalısınız. Güneş ışığına maruz kalma durumunda geniş spektrumlu güneş koruyucu kullanarak cildinizi koruyabilirsiniz. Ayrıca alkol ve sigara iyileşme sürecini yavaşlatabileceği için en az 48 saat süreyle bu alışkanlıklardan uzak durmanız önerilir. Bol su tüketimi ve dengeli beslenme iyileşme sürecinizi destekler.

    • Uzun Vadeli Bakım:

    İyileşme sürecinden sonra sonuçların korunması için yüzünüzü güneşten korumaya devam etmeli ve günlük güneş kremi kullanmalısınız. Tedavi sonrası iki hafta boyunca diş tedavileri veya başka yüz estetik işlemleri yaptırmaktan kaçının. Kontrol randevularınıza katılarak sonuçları değerlendirmek ve gerektiğinde doktorunuzun önerdiği ek tedavileri planlamak önemlidir.