Şakak Dolgusu Nasıl Uygulanır?
Şakak dolgusu kişinin yüz hatlarını daha dengeli ve estetik bir görünüme kavuşturmak amacıyla hassas bir şekilde uygulanan bir prosedürdür. İşlem sırasında kullanılan teknikler uygulayıcının deneyimi ve hastanın ihtiyaçlarına bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Genellikle iki ana yöntem tercih edilir: yüzeyel ve derin enjeksiyon teknikleri.
- Yüzeyel Teknik (Fasya Arası):
Bu yöntemde dolgu maddesi cilt altına yerleştirilen mikrokanül aracılığıyla yüzeyel temporal fasya ile derin temporal fasya arasındaki alana enjekte edilir. Kanül geri çekilirken dolgu lineer retrograd teknikle eşit şekilde dağıtılır. Blunt uçlu kanüller sayesinde damar içi enjeksiyon riski en aza indirilir. Doğal ve homojen bir görünüm hedefleyen bu yöntemde yüzeyel temporal arterin doğru haritalanması ve gerekirse ultrason rehberliğiyle çalışılması önerilir.
- Derin Teknik (Periost Üstü):
Bu teknikte dolgu cilt üzerinden bir iğne yardımıyla doğrudan periost üzerine enjekte edilir. İğne kemik zarına temas edene kadar ilerletilir ve sabit bir noktadan dolgu uygulanır. Derin hacim kaybı olan hastalarda etkili sonuçlar sağlayan bu yöntem aspirasyon yapılarak damar içinde enjeksiyon yapılmadığından emin olunmasını gerektirir.
Bazı hastalarda yüzeyel ve derin enjeksiyonların birleştirilmesi daha dengeli bir sonuç elde edilmesini sağlar. Bu yöntemi uygulayacak hekimin hem şakak anatomisini hem de enjeksiyon tekniklerini ileri düzeyde bilmesi gereklidir. Uygulama sırasında hasta güvenliği her zaman ön planda tutulur.
Şakak Dolgusu Ne Kadar Başarılı?
Şakak dolgusu doğru teknikler ve uygun dolgu maddeleriyle uygulandığında oldukça başarılı sonuçlar sağlar. Farklı enjeksiyon yöntemleri spesifik anatomik bölgeleri hedef alarak etkili iyileşme oranları sunar. Örneğin supraperiostal enjeksiyon yönteminde dolgu temporalis kasının altındaki kemiğin üzerine yerleştirilir. Casabona ve arkadaşlarının çalışmasına göre bu teknik şakak hacminde %25 temporal tepe görünümünde %33,3 ve lateral orbital kenar görünümünde %31 oranında iyileşme sağlamıştır. Ancak bu yöntemin çevredeki yüz bölgelerine etkisi sınırlıdır.
Fasya arası enjeksiyon yüzeyel ve derin temporal fasya arasına dolgu yerleştirilmesini içerir ve daha kapsamlı gençleştirme sağlar. Aynı çalışma bu teknikle şakak çukurunda %23,3 iyileşme kaz ayaklarında %26,8 azalma ve kaş pozisyonunda %33,3 artış bildirmiştir. Subdermal enjeksiyon ise deri altına uygulanarak alt yüz gençleştirme sağlarken çene hattı konturunda %26,8 ve alt yanak dolgunluğunda %14,3 oranında iyileşme göstermiştir.
Dolgu maddesi seçimi de başarıyı doğrudan etkiler. Hyaluronik asit dolguları güvenlik ve geri dönüşümlülük açısından en yaygın tercih edilirken kalsiyum hidroksiapatit ve stromal vasküler fraksiyon (SVF) jeli alternatifleri etkili sonuçlar sunabilir. Örneğin SVF jeli ile yapılan bir çalışmada %94 hasta memnuniyeti ve klinik iyileşmelerin %67’sinde iki dereceden fazla gelişme rapor edilmiştir.
Şakak Dolgusu Sonrası Bakım Nasıl Olmalı?
Şakak dolgusu sonrası bakım işlemin etkinliğini artırmak ve komplikasyon riskini en aza indirmek için büyük önem taşır. İlk olarak işlem sonrası şişlik ve morlukların kontrol altına alınması amacıyla soğuk kompres uygulaması önerilir. Bu uygulama ilk 24 saat boyunca 10 dakikalık aralıklarla uygulanmalı ardından 10 dakika ara verilerek devam ettirilmelidir. Soğuk kompres doku üzerindeki inflamasyonu hafifletir ve iyileşme sürecini hızlandırır.
Tedavi edilen bölgeye baskı yapılmaması kritik bir noktadır. Dolgunun yer değiştirmemesi için bölgeye dokunmaktan masaj yapmaktan veya uyku sırasında bu alan üzerine yatmaktan kaçınılmalıdır. Ayrıca başın yüksek bir pozisyonda tutulması şişliklerin azalmasına yardımcı olabilir. Bu nedenle ilk birkaç gece yarı oturur pozisyonda uyumak veya ekstra bir yastık kullanmak faydalı olacaktır.
Ağrı hissi genellikle hafif düzeydedir ve reçetesiz parasetamol gibi ağrı kesicilerle kontrol altına alınabilir. Ancak ibuprofen gibi kan pıhtılaşmasını etkileyebilecek ilaçlardan kaçınılmalıdır. Ağır fiziksel aktivitelerden yoğun spor yapmaktan ve yüz bölgesine kan akışını artırabilecek hareketlerden işlem sonrası ilk 48 saat boyunca uzak durulması gerekir. Bu şişlik ve morlukların daha çabuk iyileşmesine olanak tanır.
Şakak dolgusu sonrası cilde zarar verebilecek işlemlerden kaçınılmalıdır. İlk iki hafta boyunca yüz masajı kimyasal peeling gibi uygulamalar dolgunun yerleşimini olumsuz etkileyebilir. Ayrıca doğrudan güneş ışığına veya sıcak ortamlara (sauna, solaryum) maruz kalmaktan kaçınılması iyileşme sürecini destekler.
Hafif şişlik ve morluklar normal olsa da artan kızarıklık, hassasiyet veya enfeksiyon belirtileri fark edilirse vakit kaybetmeden doktorunuza başvurmalısınız.