esinozlem hakkimda logolu Temporal (Şakak) Dolgu
Op. Dr. Esin Özlem Atmış

Temporal (Şakak) Dolgu , doğal görünümünüzü koruyarak daha genç, sağlıklı ve canlı bir görünüm elde etmenizi sağlayan güvenli ve etkili bir uygulamadır. Kişiye özel planlama ile estetik beklentilerinizi en iyi şekilde karşılamayı hedefliyoruz.

Temporal (Şakak) Dolgu fiyatları, tedavi süreci ve sonrası dikkat edilmesi gerekenler için yazımızın devamını okuyabilirsiniz.

Hakkımda Randevu Oluştur

Şakak dolgusu yaşlanma sürecine bağlı olarak şakak bölgesinde meydana gelen hacim kaybını gidermek amacıyla uygulanan modern bir estetik işlemdir. Bu işlem yüz hatlarını gençleştirmeye ve daha dengeli bir görünüm sağlamaya yardımcı olur. Genellikle hyaluronik asit bazlı dolgu maddeleri tercih edilmekte olup bu malzeme cilt dokusuyla uyumluluğu ve güvenliğiyle ön plana çıkar. Şakak bölgesi yüzeysel temporal arter ve ven gibi hassas anatomik yapıları barındırdığından bu uygulamanın uzmanlık gerektiren bir işlem olduğu unutulmamalıdır.

7/24 WhatsApp İçin Tıklayın!

7/24 WhatsApp İçin Tıklayın!

    *En iyi şekilde geri dönüş yapabilmemiz için tüm alanları doldurmanızı öneririz.

    Şakak Dolgusu Nedir?

    Şakak dolgusu tedavisinin tarihi estetik tıptaki gelişmelerin yansıması olarak dikkate değer bir evrim süreci sunmaktadır. İlk olarak 19. yüzyılın sonlarında yumuşak doku dolgu tekniklerinin temelleri atılmıştır. Alman cerrah Gustav Neuber 1893 yılında koldan alınan yağ dokusunu yüz deformasyonlarını düzeltmek için kullanarak otolog yağ enjeksiyonu yöntemini geliştirmiştir. Bu yöntem yüz hacmini artırmaya yönelik gelecekteki dolgu uygulamalarına ilham kaynağı olmuştur. Takip eden yıllarda otolog yağ greftlerinin meme rekonstrüksiyonunda da kullanıldığı görülmüştür.

    20.yüzyılın başlarında farklı dolgu malzemeleri ile yapılan deneyler dikkat çekmiştir. Bu dönemde parafin enjeksiyonları yüz deformasyonlarını düzeltmek amacıyla uygulanmıştır. Ancak emboli ve granülom oluşumu gibi ciddi komplikasyonlar nedeniyle bu uygulamadan vazgeçilmiştir. Benzer şekilde silikon enjeksiyonları estetik alanında bir yenilik olarak tanıtılmış ancak kronik iltihaplanma gibi olumsuz etkiler nedeniyle güvenliği tekrar değerlendirilmiştir.

    1980’ler estetik tıp tarihinde önemli bir dönüm noktası olarak kabul edilir. Sığır kaynaklı kollajen enjeksiyonlarının kullanımı daha biyouyumlu bir seçenek sunmuş ve yüz çizgilerini düzeltmekte etkili olmuştur. Bununla birlikte 1990’larda hyaluronik asit (HA) dolguların tanıtılması yumuşak doku dolgularında devrim yaratmıştır. Dokuların doğal yapısında bulunan bu madde azalan bağışıklık tepkisi ve iyileştirilmiş güvenlik profili gibi avantajlar sunarak popüler hale gelmiştir.

    Şakak dolgusu 2000’li yılların başında dikkat çekmeye başlamış ve anatomik hassasiyet gerektiren bir uygulama olarak gelişmiştir. Vasküler komplikasyon risklerini en aza indirgemek için anatomik düzlemlere dolgu yerleştirme teknikleri rafine edilmiştir. 2010’larda ultrason rehberliği gibi yenilikçi teknolojilerin entegrasyonu enjeksiyonların hassasiyetini artırarak hasta güvenliğini sağlamıştır. Günümüzde şakak dolgusu yaşlanma belirtilerini hafifletmek ve yüz gençleştirme amacıyla sıkça tercih edilen bir yöntemdir.

    Özellikle botulnum toksini enjeksiyonlarıyla kaş kaldırma etkisine destek olup, kaş kuyruğunda daha belirgin bir yükselme sağlanır.

    Şakak Dolgusu Kimler İçin Uygundur?

    Şakak dolgusu yaşlanmaya bağlı hacim kaybı, yüz asimetrisi veya estetik kaygıları olan bireyler için ideal bir tedavi seçeneğidir. Bu işlem yüz konturunu iyileştirerek daha genç ve dengeli bir görünüm elde edilmesini sağlar. Özellikle aşağıdaki durumlara sahip kişiler şakak dolgusu için uygun adaylardır:

    Kaş kenarında lifting etkisi yaratır ve daha çekik, badem göz görüntüsü oluşur.

    Yaşlanma süreci şakak bölgesinde kas kemik ve yağ dokusunun azalmasına neden olabilir. Bu durum yüzün genel hatlarını etkileyerek şakakta çökük bir görünüm oluşturur. Şakak dolgusu bu hacim kaybını gidererek daha dolgun ve sağlıklı bir görünüm sağlar.

    Doğuştan gelen veya travma cerrahi müdahale gibi sonradan gelişen şakak asimetrileri yüz estetiğini olumsuz etkileyebilir. Şakak dolgusu asimetrik bölgelerde hacim artışı sağlayarak yüzün genel dengesini yeniden kurmaya yardımcı olur.

    Şakak bölgesindeki çöküklük kaşların ve alın çizgisinin düşük görünmesine yol açarak kişiye yorgun veya yaşlı bir ifade verebilir. Dolgu uygulaması bu bölgeyi destekleyerek kaş ve alın arasında daha pürüzsüz bir geçiş sağlar ve yüz ifadesini canlandırır.

    Sadece şakak dolgusu değil diğer yüz gençleştirme prosedürleriyle kombinasyonlar da yaygın olarak tercih edilir. Orta yüz hacimlendirmesi alın konturunun düzeltilmesi veya göz çevresi gençleştirme işlemleriyle birlikte şakak dolgusu daha bütüncül ve dengeli sonuçlar sunar.

    Şakak dolgusu alın ve yanak bölgeleri arasında daha yumuşak geçişler oluşturarak yüzün genel estetik görünümünü iyileştirir. Özellikle çökük şakakların belirginleştiği durumlarda dolgu uygulaması yüz hatlarının daha doğal ve çekici görünmesini sağlar.

    Detaylı bilgi ve randevu için iletişime geçin!

    Şakak Dolgusu Nasıl Uygulanır?

    Şakak dolgusu kişinin yüz hatlarını daha dengeli ve estetik bir görünüme kavuşturmak amacıyla hassas bir şekilde uygulanan bir prosedürdür. İşlem sırasında kullanılan teknikler uygulayıcının deneyimi ve hastanın ihtiyaçlarına bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Genellikle iki ana yöntem tercih edilir: yüzeyel ve derin enjeksiyon teknikleri.

    • Yüzeyel Teknik (Fasya Arası):

    Bu yöntemde dolgu maddesi cilt altına yerleştirilen mikrokanül aracılığıyla yüzeyel temporal fasya ile derin temporal fasya arasındaki alana enjekte edilir. Kanül geri çekilirken dolgu lineer retrograd teknikle eşit şekilde dağıtılır. Blunt uçlu kanüller sayesinde damar içi enjeksiyon riski en aza indirilir. Doğal ve homojen bir görünüm hedefleyen bu yöntemde yüzeyel temporal arterin doğru haritalanması ve gerekirse ultrason rehberliğiyle çalışılması önerilir.

    • Derin Teknik (Periost Üstü):

    Bu teknikte dolgu cilt üzerinden bir iğne yardımıyla doğrudan periost üzerine enjekte edilir. İğne kemik zarına temas edene kadar ilerletilir ve sabit bir noktadan dolgu uygulanır. Derin hacim kaybı olan hastalarda etkili sonuçlar sağlayan bu yöntem aspirasyon yapılarak damar içinde enjeksiyon yapılmadığından emin olunmasını gerektirir.

    • Kombine Teknik:

    Bazı hastalarda yüzeyel ve derin enjeksiyonların birleştirilmesi daha dengeli bir sonuç elde edilmesini sağlar. Bu yöntemi uygulayacak hekimin hem şakak anatomisini hem de enjeksiyon tekniklerini ileri düzeyde bilmesi gereklidir. Uygulama sırasında hasta güvenliği her zaman ön planda tutulur.

    Şakak Dolgusu Ne Kadar Başarılı?

    Şakak dolgusu doğru teknikler ve uygun dolgu maddeleriyle uygulandığında oldukça başarılı sonuçlar sağlar. Farklı enjeksiyon yöntemleri spesifik anatomik bölgeleri hedef alarak etkili iyileşme oranları sunar. Örneğin supraperiostal enjeksiyon yönteminde dolgu temporalis kasının altındaki kemiğin üzerine yerleştirilir. Casabona ve arkadaşlarının çalışmasına göre bu teknik şakak hacminde %25 temporal tepe görünümünde %33,3 ve lateral orbital kenar görünümünde %31 oranında iyileşme sağlamıştır. Ancak bu yöntemin çevredeki yüz bölgelerine etkisi sınırlıdır.

    Fasya arası enjeksiyon yüzeyel ve derin temporal fasya arasına dolgu yerleştirilmesini içerir ve daha kapsamlı gençleştirme sağlar. Aynı çalışma bu teknikle şakak çukurunda %23,3 iyileşme kaz ayaklarında %26,8 azalma ve kaş pozisyonunda %33,3 artış bildirmiştir. Subdermal enjeksiyon ise deri altına uygulanarak alt yüz gençleştirme sağlarken çene hattı konturunda %26,8 ve alt yanak dolgunluğunda %14,3 oranında iyileşme göstermiştir.

    Dolgu maddesi seçimi de başarıyı doğrudan etkiler. Hyaluronik asit dolguları güvenlik ve geri dönüşümlülük açısından en yaygın tercih edilirken kalsiyum hidroksiapatit ve stromal vasküler fraksiyon (SVF) jeli alternatifleri etkili sonuçlar sunabilir. Örneğin SVF jeli ile yapılan bir çalışmada %94 hasta memnuniyeti ve klinik iyileşmelerin %67’sinde iki dereceden fazla gelişme rapor edilmiştir.

    Şakak Dolgusu Sonrası Bakım Nasıl Olmalı?

    Şakak dolgusu sonrası bakım işlemin etkinliğini artırmak ve komplikasyon riskini en aza indirmek için büyük önem taşır. İlk olarak işlem sonrası şişlik ve morlukların kontrol altına alınması amacıyla soğuk kompres uygulaması önerilir. Bu uygulama ilk 24 saat boyunca 10 dakikalık aralıklarla uygulanmalı ardından 10 dakika ara verilerek devam ettirilmelidir. Soğuk kompres doku üzerindeki inflamasyonu hafifletir ve iyileşme sürecini hızlandırır.

    Tedavi edilen bölgeye baskı yapılmaması kritik bir noktadır. Dolgunun yer değiştirmemesi için bölgeye dokunmaktan masaj yapmaktan veya uyku sırasında bu alan üzerine yatmaktan kaçınılmalıdır. Ayrıca başın yüksek bir pozisyonda tutulması şişliklerin azalmasına yardımcı olabilir. Bu nedenle ilk birkaç gece yarı oturur pozisyonda uyumak veya ekstra bir yastık kullanmak faydalı olacaktır.

    Ağrı hissi genellikle hafif düzeydedir ve reçetesiz parasetamol gibi ağrı kesicilerle kontrol altına alınabilir. Ancak ibuprofen gibi kan pıhtılaşmasını etkileyebilecek ilaçlardan kaçınılmalıdır. Ağır fiziksel aktivitelerden yoğun spor yapmaktan ve yüz bölgesine kan akışını artırabilecek hareketlerden işlem sonrası ilk 48 saat boyunca uzak durulması gerekir. Bu şişlik ve morlukların daha çabuk iyileşmesine olanak tanır.

    Şakak dolgusu sonrası cilde zarar verebilecek işlemlerden kaçınılmalıdır. İlk iki hafta boyunca yüz masajı kimyasal peeling gibi uygulamalar dolgunun yerleşimini olumsuz etkileyebilir. Ayrıca doğrudan güneş ışığına veya sıcak ortamlara (sauna, solaryum) maruz kalmaktan kaçınılması iyileşme sürecini destekler.

    Hafif şişlik ve morluklar normal olsa da artan kızarıklık, hassasiyet veya enfeksiyon belirtileri fark edilirse vakit kaybetmeden doktorunuza başvurmalısınız.